Erol Güngör ve milliyetçilik...
TÜRK milliyetçiliğinin en fazla önem verdiği konulardan birisi kuşaklar arasındakikültürel devamlılıktır. Çok önem verilen bir konu olmasına rağmen kuşaklar arasındakültürel devamlılık yerine, kültürel kopukluk son yıllarda ne hazindir ki giderek derinleşmektedir.
Prof . Dr. Erol Güngör, milliyetçilik, kültür değişmeleri, din, tasavvuf, sosyoloji, batı medeniyeti ve aydınlar gibi önemli konularda özgün düşünceler ortaya koymuş bir düşünürdür. 45 yaşında 24 Nisan 1983 tarihinde vefat ettiğinde milletimize çok önemli eserler bırakmıştı. Prof. Dr. Mümtaz Turhan'ın yanında sosyal psikoloji asistanı olarak çalışmış olan Erol Güngör'ün eserleri şunlardır:
Türk milliyetçiliğine entelektüel derinlik kazandırmış önemli bir düşünürümüz olanProf . Dr. Erol Güngör'ü gençlerimizin çoğunun bilmiyor olması beni hayretlere düşürüyor. Erol Güngör, milliyetçi gençliği 1970'li ve 80'li yıllarda düşünceleriyleetkilemiş hocadır.
- Dünden Bugünden Tarih - Kültür - Milliyetçilik, Türk Kültürü ve Milliyetçilik, Dünyayı Değiştiren Kitaplar; Robert B. Downs; Tercüme: Erol Güngör, Değerler Psikolojisi Üzerine Araştırma / Ahlak Psikolojisi, Ahlaki Değerler ve Ahlaki Gelişme, Batı Düşüncesindeki Büyük Değişme; Paul Hazard; Tercüme: Erol Güngör, İktisadi Gelişmenin Merhaleleri; W.W. Rostow; Tercüme: Erol Güngör, Sosyal Meseleler ve Aydınlar, Sosyal Psikoloji / Teori ve Problemler; David Krech, Richard S. Crutchfild; Tercüme: Erol Güngör, Tarihte Türkler, Yirminci Asrın Manası; Kenneth Boulding; Tercüme: Erol Güngör, Ahlak Psikolojisi ve Sosyal Ahlak, İslam Tasavvufunun Meseleleri, İslamın Bugünkü Meseleleri, Hicretin 15.Yüzyılına Armağan, Kelami Sahada Estetik Yapı Organizasyonu, Kültür Değişmesi ve Milliyetçilik.
Dahiler ve Deliler isimli romanın yazarı Mehmet Niyazi Özdemir, Erol Güngör'ü şöyle tanımlıyor:
- Her köşebaşında rastlanan bir tip değildi; az konuşur, daha çok dinlerdi. Çokları onu hindistancevizine benzetirdi; dışı sert, içi özlü idi. Uzaktan bakan onu soğuk, biraz kendini beğenmiş zanneder; ama yakından tanıyan onun sıcak, samimi bir insan olduğunu hemen anlardı. Asistanlığı döneminde iki yıl Amerika'da kaldığından, dedesinden küçük yaşta Osmanlıca öğrendiğinden ayırım yapmadan, hemen hemen bütün klasikleri, seviyeli eserleri yercesine okuduğundan, hem Batı'yı hem de Türk-İslam Dünyası'nı iyi bilirdi. Berrak, zarif, veciz bir üslubu vardı. Çok genç yaşta yazdığı kitaplarla, makalelerle, yaptığı tercümelerle bütün bilim çevrelerinin dikkatini çekmişti.
Toplumsal gerçek
BÜTÜN bilim çevrelerinin dikkatini çekmiş olan Erol Güngör, uzmanlık alanı olan sosyal ve kültürel alanlarda insanımızı en iyi tahlil etmiş bir düşünürümüzdür. Bu değerli aydınımız, ideolojik bakış ve sloganlardan nefret etmiştir. Bu anlayışının sonucu, millet ve milliyetçilik kavramlarını slogancı, ideolojik yaklaşımlardan kurtarıp, sosyal bir realiteye oturtmuştur. Ona göre milliyetçilik, tarih sahnesinde sürekliliği olan bir toplum gerçeğidir.
Erol Güngör, Ziya Gökalp'in yaptığı kültür ve medeniyet ayrımını kabul etmemiştir. Ona göre, kültür ve medeniyet birbirinden ayrı hadiseler değildir. Mill” kültürler bir medeniyetin çeşitli manzaralarından ibarettir. Mümtaz Turhan'ın düşüncelerinden etkilenmiş olan Erol Güngör, kültür konusunda şekilde kalan, Türk insanının kabul ve takdirine mahzar olmayan uygulamaların neticesiz kalmaya mahkum olduğuna inanıyordu.
Ali Ürey, Erol Güngör'ün en önemli özelliklerinden biride beyninin içinde tabulara yer vermemesidir. Ona göre ilahi kurallar dışında tartışılmayacak hiçbir konu yoktur. Kısaca özetlemek gerekirse rahmetli Prof. Dr. Erol Güngör milletinin değerlerine sahip, milletiyle bütünleşmiş, manevi şuur sahibi, ezberci olmayan araştırıcı ve sorgulayıcı bir kafaya sahip kelimenin tam manasıyla gerçek bir münevverdir demektedir.
Erol Güngör, eskiye devamlı bir şeyler katarak onu her an yenilemeye önem vermiştir. Tarih, Kültür, Milliyetçilik kitabındaki şu düşünceleri bugün de büyük bir önem taşıyor:
- Milliyetçilerin en çok dikkat etmeleri gereken bir hassas denge noktası, durağan bir muhafazakarlıkla milliyetçiliğin birbirine karıştığı yerdir. Milliyetçiliğin tarihi değerlere büyük önem vermesi, özellikle modern çağın değerleri bu eski değerlere göre insanı tatminden çok uzak kaldığı zamanlarda onları kolayca aldatabilir. Milliyetçilik, kendi içine kıvrılmış, kapalı bir sistem değildir. Kendini devamlı yenilemek zorundadır. Geçmişte kullanılan bir sanat formunun, büyük kıymet verilen bir fikir veya edebiyat eserinin, bir kıyafetin, insanları her zaman ve mekanda aynı derecede tatmin etmesi beklenemez. Eskiye devamlı bir şeyler katarak onu her an yenilemediğimiz takdirde, tıpkı bir müzede yaşayan insanlara benzeriz. Müzeler güzeldir; ama hayatın dışında şeylerdir.
Aramızdan erken ayrıldı
45 yaşında, hayatının en verimli çağında kaybettiğimiz Erol Güngör, Türk milliyetçileri için gerçek anlamda bir düşünce feneri olmuştur. Sosyal ve kültürel alanlarda insanımızı en iyi tahlil etmiş bir düşünürümüz olan Erol Güngör'ün düşüncelerinden gençlerimizin çok şey öğreneceğine inanıyorum. Erol Güngör'ü vefatının 23.yılında rahmet ve minnetle anıyorum.
Gürcan Çağdaş tarafından yazılan bu makale, 26 Mart 2006 Pazar günü yayınlanan H.O. Tercüman Gazetesindeki köşe yazısıdır.
Yorumlar
Yorum Gönder